Osmanlı döneminde Divan-ı Hümayun çavuşları ocağında bir sınava tabi tutulduktan sonra, padişah ve sadrazama isteklerini, taleplerini iletmek isteyen insanlara zamanın hukuk dili çerçevesinde yazılı olarak hazırlayan kişilerdi. Cumhuriyet döneminden sonra adliye ve devlet daireleri etrafında "Dilekçe yazılır." tabelası ile hizmet vermeye başlamışlardı.
Anadolu'da köylerden kasabalara ve şehrin merkezlerine arabaların çok erken saatlerde gelmesinden dolayı tüm esnaftan daha evvel tezgah açarak hizmet vermeye başlarlardı. Arzuhalciler Anadolu'nun bir nevi nabzını tutan kişilerdi. Öyle ki kim kiminle kavga etmiş, kim kiminle boşanmak istiyor diye bir istatistik oluşturulmak istenseydi o zamanlar, tartışmasız dönemin arzuhalcilerine her kasabada başvurularak o dönem için çok sağlıklı bir istatistik oluşturulabilirdi. İnsanların kavga edip kendilerine dilekçe yazdırarak para kazandırmalarını bir kenara bırakıp, çoğu arzuhalcinin boşanmak üzere olan çiftleri daktilo önünde barıştırdıklarını kulaktan kulağa duymuşuzdur. Bu sebeple esnaf tabirine denk gelen anlamın tam karşılığıdır arzuhalciler. Şimdi yerini kısa mesajlara ve e-postalara bırakan tebrik mesajlarını o dönem arzuhalciler tebrik kartları şeklinde hazırlıyorlardı. Günümüzde insanların sosyal medya paylaşımlarını saniyeler içerisinde tüm dünya ile paylaşmalarını o dönem kartpostallar ve arkasında yazılı olan notlar ile arzuhalciler ölümsüzleştiriyorlardı.
Teknolojinin dev adımlarla gelişmesi, internetin yaygınlaşması, bilgisayar ve akıllı telefonların hayatımızın her anında yer alması ve okuryazarlık oranının artmasıyla birlikte arzuhalcilik maalesef son otuz yılda yok denecek kadar azalmıştır. Zaman içerisinde adliye binalarının değişimi ve adliye saraylarının yaygınlaşmasıyla arzuhalciler de konumlanmakta zorlandılar. Devlet kurumlarının e-devlet sisteminde online olarak hizmet vermesiyle birlikte neredeyse dilekçe yazmak bile yazılı kağıt üzerindeki şeklini değiştirmiş ve ıslak imzalar ise yavaş yavaş yerini elektronik imzalara bırakmaya başlamışlardır. 2004 yılında haklarında açılan bir dava sonrasında vatandaşların adına avukatları ve kendileri dışında dilekçe yazamayacakları ve avukatlık mesleğini taklide girdiğinden dolayı bir mahkeme kararı çıkarılmıştır. Günümüzde sayıları yok denecek kadar az olan arzuhalciler şimdilerde yoksullara ve işsizlere zaman zaman sosyal yardım alabilmeleri için dilekçeler yazıyorlar. Bundan kazanç elde edebiliyorlar mı bilinmez ama sayıları çok az olmasına rağmen onlar tarihimizde hep altın kalpli insanlar olarak anılacaklar.
Yorum Gönder