İşverenler çalıştırdıkları işçilerin işyerinden istifa etmeleri halinde veya işveren tarafından işten çıkarıldıkları durumlarda, işçinin tüm alacaklarını aldığına, yıllık izin ve ücretlerini kullandığına, fazla mesai ücretlerini aldığına dair beyan bildirmesi ibraname adı altında bir belge de düzenleniyordu.
Pandemi döneminin başlamasıyla işçilere ödenen kısa çalışma ödeneği, nakdi ücret desteği ve işverenlerin işine ara vererek çalışmaya ara vermesi sebebiyle çoğu işçi ve işveren arasında sorunlar oluşmaya başladı. Bu sorunların arasında işten çıkarma yasağının uygulanması, işten çıkarmak istediği işçiyi yasak sebebiyle işten çıkaramaması ve işçinin de istifa etmekten hakları sebebiyle kaçınması yüzünden yasakların bitmesiyle birlikte çoğu işveren ve işçi sorunlarını çözmek için soluğu arabulucularda almaya başladılar. İşçi ve işveren arasındaki anlaşmazlıklar sona erdikten sonra iki taraf arasında imzalanan ibranamelerin şekli ve hazırlanış biçimi sorun olmaya başladı. Matbu olan ibranameler, bilgisayar ortamında hazırlanarak bir çıktı alındıktan sonra imzalatılıyordu. İşten çıkarma yasağının sona ermesiyle birlikte ibranameler yoğun bir şekilde iki taraf arasında kullanılmaya başlandı. Daha sonra işçinin işvereni şikayeti üzerine iş mahkemesine intikal eden anlaşmazlıklar, mahkemeye sunulan belgelerin arasında bulunan ibranamelerin bazı geçersiz şekillerini gün yüzüne çıkarmaya başladı. Buna örnek olarak Yargıtay 9.Hukuk Dairesinin kararıyla “Dosyaya ibraz olunan istifa dilekçesinin çalışırken matbu olarak alınıp boşlukların sonradan doldurulduğu savunulmuş mahkemece bu savunmaya itibar edilmeden istifaya değer verilerek davacının kıdem ve ihbar tazminatı talepleri reddolunmuştur. Dosyada mevcut istifa dilekçesi incelendiğinde matbu istifa dilekçesi olup, istifa tarihi dahil birçok yerinde boşluklar bırakıldığı ve bu boşlukların sonradan doldurulduğu açıkça görülmektedir. Davacı tarafın açıklamalarında gözetildiğinde yukarıda izah edilen istifa dilekçesine değer vermek mümkün değildir. Açıklanan nedenle istifaya değer verilmeyerek davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulü yerine reddi hatalıdır. “ Denilmektedir.
Bu nedenle içinin istifa dilekçesinde Yargıtay kararları çerçevesinde değerlendirilerek, olası işçinin “iradesinin fesadı” durumunun ilgili yüksek mahkemece değerlendirilmesinde, işçinin istifa dilekçesinde;
• İstifa dilekçesinin işçinin kendi el yazısıyla yazılmasına
• İstifa sebebinin açıkça belirtilmesine
• Matbu istifa dilekçesinin işçiye verilerek boşlukların yazımı şeklinde istifa dilekçesi düzenlenmemesi ve alınmaması hususuna özellikle dikkat etmeleri gerekmektedir.
Yorum Gönder